Pazar günü öğleyin bir iş için şehir merkezine inmiştim. Bir baktım gençler kimisi mavi-lacivert, kimisi turuncu-beyaz formalarını giymişler, yola düşmüş maça gidiyorlardı. Onları seyrederken statda maç izlemeyeli ne kadar uzun zaman olduğunu fark ettim. O, arkadaşlarınla buluşup heyecan içinde renklerini sevdiğin takımı desteklemeye gitmek, maç içinde hep birlikte şarkılar-marşlar söylemek ne kadar güzeldi. Maç başlamadan dışarda sucuk ekmek yemek. Statta maç başlayıncaya kadar, efsane olmuş futbolcuları konuşmak. Velhasıl maça gitmeyi ne kadar çok özlediğimi anladım.
Yılmaz Vural hocayı ulusal kanalda izledim…
İki dakikalık süreler vererek sorular yöneltilen bir programa konuk olmuştu Yılma hoca. Kanalda rastlayınca, izledim. Sempatik, kendine göre bir tarzı olan hocayakamu oyunda bilinen ve her zaman sorulan soruların hepsi soruldu.
Yılmaz hocayla benim karşılaşmam, Güneş gazetesinde çalışırken olmuştu. Malatya’da bir maç vardı ve bizim spor ekibi ile bölge temsilcimiz Bülent Bey, bu maç için Malatya’ya gitmişlerdi. Maç sonrası dönüşte geldikleri araç arıza yapınca, Yılmaz hoca durumu fark etmiş ve hemen kendi aracının anahtarını vermiş ve bizim ekip Adana’ya bu araçla dönmüştü.
Döndükten sonra aracın geri gönderilmesi için temsilcimiz Bülent Bey biraz hassasiyet göstermişti. Benim odama geldi ve şoförlere güvenmediğini, kış şartları içinde emanet arabaya bir şey olur diye endişe ettiğini söyledi. Uzatmayalım, arabayı ben aldım ve Malatya da, Yılmaz hocaya teşekkürlerimizle teslim ettim. Araba bu çokça tartışılan, Beşiktaş’ın Malatya maçında puan kaybederek, şampiyonluğu Galatasaray’a kaptırdığı maçın teşvik olarak verildiğiiddia edilen araçtı.
Hocanın üç büyükler söylemi…
Yıllarını Türk futbolu içinde geçirmiş, teknik direktörlük eğitimini Almanya da almış, çalıştırdığı takımlarla başarılar yakalamış, Yılmaz hoca bu röportajda, her soruya samimiyetle cevap vermeye çalıştı. Hocanın maç içindeki heyecanı, söylemleri, kızdığı zaman futbolcusuna davranışı, kazandığı zaman yine futbolcularıyla coşkuyla kucaklaşması, hepsi konuşuldu.
Türk futbolunun bu gün geldiği açmazlar komsunda da fikirlerini söyledi. En çok bu üç büyükler dediğimiz Beşiktaş, Fenerbahçe, Galatasaray gibi takımlara neden çağrılmadığı konusu işlendi.
Yılmaz hoca ülkemizde sempati ile bakılan ve sevilen bir hoca. Alt yapısı, bilgisi ve deneyimi ile her takıma, katkı koyacağı konusunda tartışılmaz bir isim.
Öncelikle Adana demir sporumuza gelmesiyle çok sevindiği belirtmek isterim. Umarım hocayla birlikte süper lig yolumuz açılır.
Yılmaz hocanın bende düşündürdükleri…
Bence hocam artık bu üç büyükler takıntısından vazgeç. Çünkü daha önce de gelmiş olduğun bu Mavi-lacivert renklere gönül vermiş camianın da, ne kadar büyük bir camia olduğunu biliyorsundur. Televizyonda Adana demir spora bir borcum var ve bu borcu süper lige çıkararak ödemek istiyorum dedin. Bence yetmez ve neden yetmez diye sorarsan, nedenini yazmaya başlıyorum.
Kulübümüz Adana Demirspor, kuruluşundan bu yana Adana şehrimize ve Ülkemize, spor tarihinde yer alacak önemli başarılar sunmuştur. Aynı zamanda, şehrimizin ulusal ve uluslararası tanıtımına katkı koymuştur. Yetiştirdiği milli sporcuları ve spor adamları ile Ülkemizin gurur kaynağı olmuş bir kulüptür. Halen Dünya’da kırılamayan, tüm zamanların en iyi derecelerinden biri, Adana Demirspor Kulübümüzden yetişmiş yüzücü Erdal Acet’e aittir. Bu derece ile Adana Demirspor adı ve Adana’nın bu başarısı, Dünya Ansiklopedilerine geçmiştir. Ayrıca su topu takımıyla kazandığı şampiyonluklarla ‘Yenilmez armada’ ünvanlı bir takımdır.
Konuştuğumuz konu futbol olunca, özverili taraftarıyla hepimizin özlemleri var. Eğer bir borç ödeyeceksen hocam, Adana demir spora birikimlerinizde olan bilgilerinizle, kalıcı bir futbol ekolü getirin. Bu konuda projeniz varsa, günü birlik başarılar yerine, bu projenizi ortaya koyup ‘Mavi-Lacivert futbol ekolü’ için bir Akademi kurulmasına katkı koyun. Gençlerimiz futbol dalında da, şehrimizi ve ülkemizi gururlandırsınlar.
Bırakın üç büyükleri, bundan sonra prensip kararı alın ve futbolla ilgili sadece Adana demir sporumuzu konuşun. Burada sizi sevgiyle, saygıyla kucaklayacak binler var. Sizden beklentimiz tam konsantreyle, sadece Adana Demirspor futbol takımının başarını düşünmek ve bu çalışmanın değerine sizin de inandığınızı görmektir.Bu özlemlerimizi başarırsanız, bunun hazzının yerine başka ne konulabilir ki?
Hocam istikrar, istikrar ve yine istikrarla başarı diliyorum. Hoş geldiniz sefa geldiniz…