Ülkemizde, paraya para demeyen, milyonlar kazanan lakin hala gözü doymayan bir yığın üst düzey yetkili var. Danışmanlarının ellerine tutuşturduğu bültenlerle kameralar karşısına geçip, sırf gündem olsun diye vatandaşla dalga geçercesine açıklamalar yapan, ahkâm kesen, aklımızla alay eden, hiçbir şeyden anlamayan ‘muhterem yetkililer’imizden yıldık usandık!
Hiç bir şeyden anlamıyor derken; hayatında görmediği, yapmadığı, tecrübesinin olmadığı makam ve mevkilerde üst düzey Bürokrat, CEO, Genel Müdür, Müdür vs. sıfatları adı altında görevlendirilen birçok şahıs mevcut. Bu şahıslar, son model arabalara biner, havuzlu villalarda keyif çatar, 8-10 maaşı cebe atar, öksüz ve yetim hakkı yer. Günahmış, harammış, kul hakkıymış bunlara işlemiyor demek ki!
Bir de kendileri geçim derdindeymiş, garibanmış, halktanmış gibi açıklamalar yapmazlar mı? Sanırsınız asgari ücretle geçiniyor bu zatı muhteremler.
Haber programlarında, ana haber bültenlerinde, sokak röportajlarında, gazetelerde vatandaşın isyanını görmezden gelip, kulaklarını kapayan, üstüne üstlük boş beleş nutuk çeken yetkililerimizden ne zaman kurtulacağız? En sinir bozucu olan şey de; gözlerimizin içine baka, baka yalan söylemeleri.
Gerçekten böyle atıp tutanların ellerinden her şeylerini alacaksınız ve diyeceksiniz ki;
“Al sana bir aylık asgari ücret. Hadi kendini ve aileni geçindir.” Bakalım ne yapacaklar? O zaman neler olacak? Yer yerinden oynamayacak mı? Nerde adalet diye veryansın etmeyecekler mi?
Açlık ve yoksulluk sınırı altında yaşam mücadelesi veren halk, üstüne bir de bu tür insanlara tahammül etmek zorunda kalıyor.
***
Şimdi de madalyonun öteki yüzüne bir bakalım;
Ülkemizde birçok insan geçimini sağlamak için değim yerindeyse mecburiyetten başka işlerle uğraşıyor. Tabii şanslıysa…
Mesela; yıllarca okuyan, öğretmen olmaya hak kazanan gencimiz ne yapıyor?
Garsonluk!
Peki, mimar olan gencimizden ne haber?
O da temizlikçilik yapıyor!
Ya ziraat mühendisi olması gereken gencimiz neler yapıyor?
O garibim de, simit-poğaça veya mevsimine göre meyve-sebze satıyor!
Yıllar boyu oku, çalış, didin! Sonuç…
Sonuç; Hayatını kurtarıp bir meslek sahibi olma istediğiyle yanıp tutuşan birçok gencimizin hayali, bu adaletsizlik yüzünden böylece suya düşmüş oluyor. Yıllardır atanamayan, artık umudu kalmayan, intihar eden veya intihara kalkışan gençlerimiz de cabası.
Geriye söylenecek bir tek şey kalıyor; Yazıktır, günahtır!