Koronavirüsü dezenfektan ürünlere ilgiyi artırdı. Bu ürünlerin başında kolonya var. Virüs öncesi kolonya fiyatıyla şimdiki arasında yüzde 100’ün üzerinde fark var. Diğer dezenfektan ürünlerinde de durum aynı.
Bu fırsatçılığı yapanların en ağır şekilde cezalandırılmaları şart. Çünkü kolonya ve dezenfektan ürünlerinin zamlanması değil, ucuzlaması gerekiyordu.
Nedeni şöyle:
Kolonyanın ana hammaddesi etil alkol. Türkiye’de etil alkolün üretilmesinde herhangi bir sıkıntı yok. Ağırlıklı olarak şeker pancarı atığından elde edilen etil alkolün önemli bölümü 2013 yılından beri yurtiçinde tüketilen benzine karıştırılıyor. Yüzde 3 oranında zorunlu olarak benzine karıştırılan etil alkol, yani etanol hem Türkiye’nin petroldeki dışa bağımlılığını azaltıyor hem çiftçi destekleniyor hem de çevre korunuyordu. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, koronavirüsü salgınına karşı alınacak tedbirler kapsamında, artan dezenfektan ve kolonya ihtiyacının yerli üretimle karşılanması için EPDK'den talepte bulundu.
EPDK de, 13 Mart'tan itibaren geçerli olmak üzere rafineri ve dağıtıcı lisansı sahiplerinin benzin türlerine yüzde 3 etanol harmanlama zorunluluğunu 3 ay süreyle askıya aldı.
Bunun anlamı şu:
Kolonya ve dezenfektan için pazara fazladan 20 bin metreküplük etil alkol girecek. 20 bin metreküp etil alkolle 30 milyon litre kolonya yapılabilir. Bu da Türkiye’de herkesin fazladan birer şişe kolonya sahibi olması anlamına geliyor.
Normalde bu arz fazlasının kolonya ve dezenfektan ürünlerinde fiyat indirimine neden olması gerekirken, yüzde 100’ün üzerindeki zam kimlerin eseri?
Türkiye’de etil alkol işleyen tesisler kapasite raporlarıyla tek tek biliniyor. Kesilen faturaların takibi artık bir tuşla yapılabiliyor.
O zaman bu fırsatçılığı yapmaya kimler, nasıl cesaret edebiliyor?
Birilerine imtiyaz sağlanmıyor ya da göz yumulmuyorsa, kolonya ve dezenfektan fırsatçılarını enselemek, ifşa etmek çok kolay.
Ticaret Bakanlığı’nın fırsatçılara karşı teftiş mekanizmasını çalıştırmasını bekliyoruz.
Gelelim, virüslere karşı kolonya ve dezenfektan ürünlerinin etkisine…
Elinize döktüğünüz kolonyanın 60 derecenin üzerinde olması şart. Bu derecenin altındaki kolonyanın virüsü öldürebilme gücü yok. Diğer taraftan, alkol çabuk uçucu bir ürün… Vücut sıcaklığınız onu saniyeler içerisinde uçuruyor. Dolayısıyla alkol uçtuktan hemen sonra elinize bulaşacak virüs yaşamına devam edebilir. O yüzden, “Kolonya döktüm, artık bir saat virüs yaklaşamaz” yaklaşımı doğru değil.
Bu nedenle uzmanlar virüslere karşı öncelikle sık sık sabunla el yıkamayı öneriyor.
Hangi sabun diye meraktaysanız yazayım.
Pahalı, şekilli, parfümlü olanlar değil.
Hani anne sabunlarımız vardı ya beyaz…
Ya da zeytinyağlı, defneli yeşil…