
Yukarıdaki tabloda T.C. Merkez Bankası’nın swap hariç net rezervinin yıllar içinde nasıl bir seyir takip ettiği gösterilmektedir. Bu tablonun iktisat ilminin ışığında, siyasi kaygılardan, saplantılardan ve kişisel kaprislerden arınmış olarak değerlendirilmesi, ülkemizin mevcut durumunu kavrama ve geleceği ile ilgili rasyonel kararlar almak için son derece önemli hale gelmiştir. Artık gelinen noktanın görmezden gelme, üstünü örtme, yapılan yanlışları gizleme, şakaya vurma gibi lüksü kalmamıştır. Daha da kötüsü, bu tablo, ekonomimizi kur eksenli saldırılar karşısında savunmasız duruma düşürmüştür.
Tablonun dikkat çektiği zaman aralığı, mevcut siyasi iktidarın ülkemizdeki hükümet ettiği dönemi kapsamaktadır. Dolayısıyla, siyasi iktidar 2010 yılında 71,5 milyar dolara yükselttiği net rezervin günümüzde niçin eksi 59 milyar dolara indiğini sorgulaması gerekmektedir. Bu sorgulamayı iyi yapar ise 2010 yılından itibaren ekonomide neleri yanlış yaptığını görme fırsatını yakalayacaktır. Kötü gidişat için başta “dış güçler” olmak üzere muhalefeti suçlamasına gerek kalmayacaktır.
T.C. Merkez Bankası net rezervi ile döviz kurları arasında bire bir ilişki vardır. Net rezervin arttığı dönemde döviz kurları sabit kalır veya düşer. Net rezervin azaldığı dönemde ise kurlar yükselir. Örneğin rezervin zirve yaptığı 2010 yılında belki inanmayacaksınız ama Dolar satış kuru ortalama yalnızca bir lira elli bir kuruştur. Bu gün ise dolar on sekiz lira elli kuruştan satılmaktadır. Olayı izah etmek için başka söze gerek olmadığını düşünüyorum
Mevcut tablo bize ne yapılması gerektiğini çok net bir şekilde anlatmaktadır. Kimseyi suçlamadan yapılacak ilk işin T.C. Merkez Bankası’nın net rezervinin acilen yükseltilmesi olduğu ortadadır. Bunun için İhracat, turizm, doğrudan yatırımlar gibi döviz kazandırıcı faaliyetlerin teşvik edilmesi gerekir. Bu alanda atılacak adımların sonuç vermesi; ülkedeki demokrasi ve hukuk düzeninin Avrupa Birliği normlarına ulaştırılmasına, dış ilişkilerin gelişmiş ülkeler ile uyumlu hale gelmesine bağlıdır.
Saygılarımla,