SEÇİM VE EKONOMİ

26/05/2023 04:06 302

                                                                

28.05.2023 tarihinde 13. Cumhurbaşkanını belirlemek üzere ikinci kez sandık başına gitmiş olacağız. Türkiye’nin siyasi yapısında, Cumhurbaşkanının her şeyi belirler hale gelmesi nedeniyle, önümüzdeki Pazar günü yapılacak seçim, ülkemizin siyasi, sosyal ve ekonomik hayatında, son derece önemli hale gelmiştir. Konunun sosyal ve siyasi boyutları, siyasiler tarafından yazılı, görsel ve sosyal medyada her yönüyle tartışılmaktadır. Bu seçimin, ekonomik hayatımızda yapacağı etkinin ise yeterince gündeme gelmediğini düşünüyorum. Bugünkü yazımda, pazar günü yapacağımız seçimin, hepimizin ekonomik hayatını nasıl etkileyeceği konusunu irdeleyerek, tercihimizin daha isabetli yapılmasına yardımcı olmak istiyorum.

Tercihimizi mevcut Cumhurbaşkanının devam etmesi yönünde kullanmamız durumunda, önümüzdeki beş yıllık dönemin ekonomi politikasının değişmeyeceği anlaşılmaktadır. Zira, mevcut Cumhurbaşkanı seçim mitinglerinde bu hususu sıklıkla vurgulamaktadır. İktisat ilminin genel kurallarına aykırı, dünya gerçeklerinden kopmuş bu politikanın, enflasyonu % 86’ya, serbest piyasada doları 22 Türk Lirasına, Euro’yu 23 Türk Lirasına, bir gram altını 1.250 Türk Lirasına, bankalardaki mevduata verilen faizi % 30’a, kullanılan kredinin faizini ise % 40’a, daha acı olanı ise bir kilo kuru soğanı 25 Türk Lirasına kadar yükselttiğini hatırlatmakta yarar görüyorum. Yürürlükteki ekonomi politikasının devamı, bu tabloyu daha da kötüleştirecektir. Devam ettirilmesi mümkün değildir. Bedeli dar ve orta gelirli kesim için çok ağır olacaktır.    

Şayet bu günkü ekonomik durumdan memnun iseniz, gelecekte ekonominin daha iyiye gideceğine inanıyorsanız, bu günkü iktidarın devamı yönünde oy kullanınız. Buna karşın, geliriniz ile ay sonunu getiremiyorsanız, sürekli eşten dosttan borç istiyorsanız, kredi kartlarınızı ödeyemiyor, bankalardan çektiğiniz kredilerden dolayı kapınıza icra gelmiş ise tercihinizi diğer adaydan yana kullanmaktan başka çareniz yoktur.  

Mevcut siyasi iktidarın muhalifi olanların Cumhurbaşkanı adayının, açık ve net olarak, ekonominin tüm ilim insanlarının kabul ettiği kurallara uygun olarak işleyeceğini, ülke kaynaklarının üretici kesime verilerek, yerli ve milli üretim yapılmak suretiyle enflasyonun düşürüleceğini, kamuda israfın son bulacağını, teşvik, ihale ve kamu bankalarından ucuz faizli, uzun vadeli kredi verilen yandaş iş adamlarının olmayacağını, ihalelerin her kesime açık ve şeffaf bir şekilde yapılacağını söylediğini biliyoruz. Bütün bunlara ilaveten, muhalefetin adayının sosyal demokrat bir gelenekten geldiğini, bu geleneğin her zaman dar ve orta kesimi desteklediğini, dolayısıyla, şu an yapılan sosyal yardımların artırılarak devam edeceği göz önüne alındığında, ülkemizin oldukça rahatlayacağı açıktır.

Sözün özü olarak, tercihinizi yukarıda özetlenen gerçekleri göz önünde bulundurarak yapmanız, gerçeklerle uyuşmayan itham ve hayali suçlamalara inanarak, gelecek beş yılımızı heba etmeyeceğiniz umuduyla, yapılacak seçimin ülkemize hayırlı ve uğurlu olmasını diliyorum.

 

Saygılarımla,