Çukurova Üniversitesi Adana için şanstır.
Mezun olduğu üniversiteye rektör olmak, her faniye nasip olmaz.
Prof. Dr. Meryem Tuncel ilk bayan Rektörü olmuş, Çukurova Üniversitesi’ne ismini kazımıştır.
On binlerce öğrencinin, binlerce akademisyenin bir numaralı sorumlusudur.
Çukurova Üniversitesi, 19 Fakülte, 2 Yüksekokul, 11 Meslek Yüksekokulu, 1 Devlet Konservatuarı ile 4 Enstitüde bilgili ve nitelikli gençler yetiştirmektedir. 38 Araştırma ve Uygulama Merkezinde ise ülkemizin ihtiyaç duyduğu çeşitli araştırma ve bilimsel faaliyetler sürdürülmektedir.
Kolay bir makam da oturmamaktadır Prof. Dr. Tuncel.
Prof. Dr. Tuncel, Osmaniye’nin Kadirli ilçesinde dünyaya gelmiş. İlk, orta ve lise eğitimini burada tamamlamış. Çocukluk hayali olan doktorluğa Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesini kazanarak adım atan Tuncel, okulunu yıldız öğrenci olarak bitirmiş.
Yeterli olmayan İngilizcesi ve oturma izni olmamasına rağmen cesaret göstererek ABD’ye giden Tuncel, dahiliye ve böbrek hastalıkları dallarında ihtisas yaptı. Ardından da ABD’nin üstün başarılı insanlara sağladığı özel bir vize ile çalışma ve oturma iznini almış.
Prof.Dr. Meryem Tuncel, Amerika Birleşik Devletleri’nin tıp alanındaki prestijli ödüllerinden biri olarak kabul edilen ve ‘Dalında Mükemmelliği Yakalamış’ tıp fakültesi profesörlerini onurlandırılmak amacıyla verilen ‘Endowed Chair Ödülü’nün sahibi olmuş. Tuncel, bu ödül sayesinde görev yaptığı üniversiteye 1 milyon Dolar bağışlanmasını sağlamış.
Prof. Dr. Meryem Tuncel, Cumhurbaşkanlığının 13.08.2020 tarih 2020/411 sayılı kararı ile Çukurova Üniversitesi Rektörü olarak atanmıştır.
***
‘mışlı’ anlatımları bir kenara bırakalım.
Gazetemizin ’Geleneksel’ sabah kahvaltısında tanıdığım, Prof. Dr. Tuncel’in bende bıraktığı izlenimi aktarayım.
Kariyeri, giyimine de yansımış.
Hele ceketine işlenen ay-yıldız çok şık durmuş.
Gülüşü, bakışları Maliye Bakanımız Nebati gibi ışıl ışıl ama sahte değil.
O da Adanalı gibi. Kente sevdalı. Bir şeyler yapmak istiyor.
-Yapacağız, edeceğiz, demiyor ama sıkıntılı olmadığını söyleyemiyor !
En son yaptığı etkinliğe, 5 merkez yerel yöneticisinden birinin katılması da ruhunu birazcık incitmiş.
En güzel yanı hala birlikte hareket etmenin umudunu taşıyor.
Çukurova Üniversitesi’nin son yıllardaki (Rektör)modası olan Tıp kökenli. Dahiliyeci, ihtisası böbrekçi.
Hastalarının çoğunluğuna taş düşürtmüş olduğu kesin. Anlayabildiğim kadarıyla hükümet de kendisine çok çektiriyor.
Bu satırların okunduğu zaman diliminde Ankara’da olacağını öğrendim. Yine Üniversite’nin sorunlarını çözümlemek için makamları ziyaret edecek.
-Balcalı Hastanesi, Tıp Fakültesi’ne, Tıp Fakültesi de size bağlı, bölümünde ünlü bir doktorumuzun, ‘Ameliyat yapacağım malzeme yok’ diyor. Sizce sıkıntı mı var? diyecektim. Vazgeçtim, sıkıntı konuşmalarının kelimeleri arasında seziliyordu.
Her yerdeki sıkıntılar burada da olması normaldi. Çünkü Çukurova Üniversitesi de ülkemizdeydi.
-Şanslı Sandalye Ödülü kazanmış birisi olarak, burada da bir ödül veremez misiniz ? Bunun adı; Şanslı bistüri, şanslı kalem olabilir. Rakamda 1 milyon dolar olmaz da vakıf bütçenizin kaldırabildiği kadar olabilir. Yapabilir misiniz ?
Gülümsedi, ‘İlginç fikir, değerlendirebiliriz’ dedi.
Özgüven, tavan yapmış.
Konuşması doğal. Masada dosya veya dosyalar yok. Sorulara cevabı gayet samimi.
Her Tıpçının hijen hastalığı Prof. Dr. Tuncel’de de mevcut.
Son yılların modası. Seçilmiş değil, atanmış.
İyi ki atanmış.
Doğdu ilçe Osmaniye’ye bağlanmış ama Adanalılık ruhunu yitirmemiş.
Övgü yazılarını pek beceremem.
İnanın bize lüks Prof. Dr. Tuncel.
Yakın bir gelecekte bu bilim insanını yitirebiliriz. Biz Adanalıyız. Adana tutkusu dışa vuranları biz pek sevmeyiz.
Üniversite yemekhanesinde öğrencilere, bir öğün yemeğin fiyatının 2 Tl. olduğunu söylediğinde, yüreğim bir hoş oldu, duyduklarıma inanamadım.
Çay ocağında, bir bardak çay 3 Tl. Küçük su 3,5 Tl.
Üniversite bir öğün yemek 2 Tl.
Prof. Dr. Tuncel, çok kalmaz gider. Gitmesi için yeter!