‘Milli Mücadele’ tarihimizde önemli kararların alındığı üç büyük kongre var. İlk ikisini bilmeyen yok. ‘Erzurum’ ve ‘Sivas’ kongreleri detaylarıyla ilköğretim kitaplarımıza kadar girmiş durumda.
Peki, üçüncü önemli kongre ‘Pozantı’ neden diğer iki kongre kadar bilinmez?
‘İnkılap Tarihi’ ders kitapları Erzurum ve Sivas’a detaylarıyla yer verirken Pozantı Kongresi neden yer almaz ya da birkaç satırla geçiştirilir?
İnkılap Tarihi dersi verme sorumluluğu 15 Nisan 1942 tarihinde kanunla Ankara Üniversitesi Türk İnkılap Tarihi Enstitüsü’ne verilmiş.
Yani Atatürk’ün vefatından yaklaşık 4 yıl sonra…
Bu dersin müfredatını hazırlayanlar Erzurum ve Sivas kongrelerini detaylarıyla işlerken Pozantı Kongresi’ni geçiştirmeyi tercih etti.
Oysa Erzurum ve Sivas kongreleri meclisin kurulma sürecinde hazırlık kongreleriydi. Ama Pozantı Kongresi yapıldığında Büyük Millet Meclisi kurulmuş, ilk 100 gün geride bırakılmıştı.
Mustafa Kemal Paşa, Pozantı Kongresi’ne Büyük Millet Meclisi Başkanı olarak katılmıştı. Pozantı, Atatürk’ün Meclis Başkanı olarak katıldığı ilk ve tek kongredir.
Dönemin Milli Savunma Bakanı Fevzi Çakmak, Milli Mücadele’nin Güney Cephesi komutanları ile Adana, Kayseri, Niğde ve Bor’dan kanaat önderlerinin hazır bulunduğu Pozantı Kongresi’nde hayati kararlar alındı; ama bu kongre hep gölgede bırakıldı?
Bir gizli el, Pozantı Kongresi’nin üzerini adeta örttü.
Çünkü bu kongrede Mustafa Kemal, sadece Kurtuluş için Güney Cephesi’nde yapılacakları gündeme getirmemişti.
Pozantı Kongresi’nde Mustafa Kemal’in okuduğu bildirge tahlil edildiğinde bu kongrenin neden adeta sümen altı edildiğini görebilmek mümkün.
Pozantı Kongresi’nde kendine daha fazla güvenen bir Mustafa Kemal vardı. Artık Ankara’da bir meclis kurulmuştu. Arkasında millet vardı.
O yüzden Mustafa Kemal, Pozantı Kongresi’nin bildirgesinde emperyalist ülkelere daha cesurca mesajlar verdi.
“Evet, Misak-ı Milli sınırlarımızı belirledik ama…” diyordu.
“Mısır’da, Hindistan’da, Rusya’da, Afrika’daki Müslüman toplumların da hamisinin biz olduğumuzu unutmayın” diyordu.
Yakın gelecekteki hamisini Türkiye’nin yapacağı ‘İslam Birliği’ne dikkat çekiyordu.
Mustafa Kemal’in Pozantı Kongresi Bildirgesi, 1940’lı yılların yöneticilerini rahatsız etmiş olabilir mi?
İkinci Dünya Savaşı yıllarında bu bildirgenin gündemden kaldırılması mı gerekiyordu?
Pozantı Kongresi bu yüzden mi İnkılap Tarihi derslerinde yer bulamadı?
Bu sorular cevap arıyor.
Peki, ben şimdi bunları neden yazıyorum?
‘Madalyasız’dan sonra yeni bir Kurtuluş Savaşı romanı daha yazıyorum. Romanım Milli Mücadele’mizin Güney Cephesi’nde yaşananları anlatıyor.
İki yıldır üzerinde çalışıyorum. Döneme ve konuya ait ne bulsam okumaya gayret gösteriyorum.
Geçen ay Pozantı Belediye Başkanı, değerli arkadaşım Mustafa Çay’a uğradım. Başkan Çay, görevde olduğu süre içerisinde gölgede bırakılan Pozantı Kongresi’ni her yıl hatırlatan anma etkinlikleri yapmaya devam ettiklerini söyledi. Gerçekten de konuyla ilgili bilim insanlarının yazdığı Pozantı Kongresi kitabını bastırma dâhil önemli çabalar sarf etmişti Başkan Çay.
Kendisine bu yıl Pozantı Kongresi’nin 100’üncü yıldönümü olduğunu, bu yıl kutlamaların Pozantı sınırlarını aşması gerektiğini söyledim. 100’üncü yıl kutlamaları çerçevesinde yapılabileceklerle ilgili önerilerimi sundum.
“O zaman sen de kollarını sıva” dedi.
Yaklaşık bir aydan beri, 5 Ağustos 2020 tarihinde gerçekleştirilecek ‘Pozantı Kongresi’nin 100’üncü Yılı’ kutlama etkinliklerine hazırlanıyoruz.
Bu çerçevede Başkan Çay’la birlikte Pozantı Kaymakamı Muammer Sarıdoğan’ı, Adana Sanayi Odası Başkanı Zeki Kıvanç’ı, Adana Ticaret Odası Başkanı Atila Menevşe’yi, AK Parti Adana İl Başkanı Mehmet Ay’ı, Adana Milletvekilimiz Tamer Dağlı’yı, Bakanımız Jülide Sarıeroğlu’nu, Kültür ve Turizm Bakanı Yardımcısı Nadir Alpaslan’ı, Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Ahmet Yaramış’ı, hatıra pulu basımı için PTT Değerli Kâğıtlar Daire Başkanı Mehmet Orhon’u ziyaret ettik. Daha etkin bir organizasyon için bu ziyaretlerimiz devam edecek.
5 Ağustos 2020 tarihinde Pozantı’da olmanızı isterim. Zira o gün tam 100 yıl öncesi canlandırılacak.
Mustafa Kemal’i, Fevzi Çakmak’ı canlandıran tiyatro sanatçıları o gün Pozantı Tren İstasyonu’ndan bir buharlı trenden inecek. Tıpkı 100 yıl önce olduğu gibi Pozantı’nın merkezinde bulunan ulu çınarın altında kongre toplanacak ve Mustafa Kemal’in kongre bildirgesi okunacak.
Gönlüm, bu bildirgeyi Atatürk’ü canlandıracak tiyatro sanatçısıyla birlikte etkinliğe onur vererek Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan veya TBMM Başkanımız Sayın Mustafa Şentop’un okumasından yana…
Çünkü artık bu bildirgenin dünyaya bir kez daha okunmasının tam zamanı…