Sultan III. Osman… Okullardaki tarih kitaplarımız onun hayatını şu 3 cümleyle geçiştiriyordu;
- Hayatı sarayda geçmiştir.
- Dış olaylarla ilgilenmemiştir.
- Bu dönemde ıslahatlar yapılmamıştır.
Gerçekten de 58 yıl yaşamış bir Osmanlı Padişahının hayatı bu 3 cümleyle özetlenebilir mi?
***
İşte kader mahkûmu gibi 51 yıl hapis yatan Sultan III. Osman’ın gerçek hikâyesi…
III. Osman 1699 yılında Padişah II. Mustafa ve Rus asıllı Şehsuvar Hatun’un ikinci erkek evladı olarak Edirne’de dünyaya geldi. Osmanlı tahtında babası II. Mustafa oturduğu için çocukluk yıllarının en azından başlarını Edirne’de rahat bir şekilde geçirdi. Ancak bu huzurlu yıllar pek fazla sürmeyecekti. Babası II. Mustafa, çıkan isyan sonucu tahttan indirilip hayatını kaybedince yerine amcası III. Ahmed geçti. Sultan III. Ahmed, Edirne’de bulunan yeğeni Şehzade Osman’ı göz hapsinde tutmak istediği için, 4 yaşındayken İstanbul’a getirtilmesini emretti. Böylelikle İstanbul’a getirilen ve Topkapı Sarayı’ndaki iki odalı Şehzadegan dairesine hapsedilen 4 yaşındaki Şehzade Osman’ın hapis hayatı başlamış oldu.
KAFES SİSTEMİNİN EN ACI KURBANI III. OSMAN!
Bilindiği üzere şehzadeler 1600’lerin öncesinde Manisa, Amasya gibi sancaklara gönderilir, devlet yönetimi için tecrübe kazanırlardı. Ancak 1600’lerden sonra bu sistem kaldırılarak yerine şehzadelerin bir odaya hapsedildiği ve dış hayattan soyutlandığı Kafes Sistemi getirilmiştir. Bu sistemin en acı kurbanıysa Sultan III. Osman’dı… 4 yaşında odaya hapsedilen şehzade, amcasının tahtta kaldığı 27 yıl boyunca bu odada tutuldu. 1730 yılında amcası vefat ettiğinde Şehzade Osman 31 yaşına gelmişti. Ancak ağabeysisi I. Mahmud ondan 3 yaş büyük olduğu için tahtta I. Mahmud çıkarıldı. Sultan I. Mahmud’un saltanatı da 24 yıl sürecekti. Yani kısacası III. Osman, tam tamına 51 yıl boyunca kapatıldığı şehzadegan dairesinde hapis hayatı yaşadı. Şehzadenin bu uzun yılları nasıl geçirdiği pek bilinmesi de, kaynaklar iyi bir eğitim aldığını, kitap okumayı sevdiğini ve marangozluk işleriyle uğraştığını yazmaktadırlar.
4 YAŞINDA GİRDİĞİ ODADAN 55 YAŞINDA PADİŞAH OLARAK ÇIKTI
Takvimler 13 Aralık 1754 tarihini gösterdiğinde şehzadegan dairesinin kapısı çalındı, içeri giren devlet görevlileri Şehzade Osman’a ağabeysi I. Mahmud’un Hak’ka yürüdüğünü ve artık kendisinin Osmanlı Devleti’nin yeni padişahı olduğunu müjdeleyerek biat ettiler. III. Osman küçücük bir çocukken girdiği odadan 55 yaşında padişah olarak çıkıyordu. Bir düşünün; yarım asırdan fazla, 51 yıl hapis hayatı yaşayan, dış dünyadan hiçbir haberi olmayan bir insandan şimdi Cihan’ı yönetmesi bekleniyordu.
Sultan III. Osman hakkında akli dengesi bozuk gibi söylemler olsa da 51 yıl hapis tutulan bir insan ne kadar normal olabilirse o kadar normal bir padişahtı.
***
GİZLİ SAKLI İŞLERİ SEVMEYEN, SABIRSIZ BİR PADİŞAHTI…
Yalana ve rüşvete karşı çok katı kuralları vardı, bu nedenle 3 yıllık kısa hükümdarlığında 7 Sadrazam ve 4 Şehhülislam değiştirmiştir. Zaten Macar kökenli Baron De Tott hatıratında kendisini; “Asabi, gizli saklı işleri sevmeyen, sabırsız, son derece sorgulayan ve merak eden biri” olarak tanımlamıştır. Ayrıca III. Osman’ın en ilginç özelliklerinden biri de müzisyenlere ve kadınlara olan nefretiydi. Tahtta çıktığında ilk işi Topkapı Sarayı’nda görevli bütün müzisyenleri kovmuş ve sarayda müzik çalınmasını yasaklamıştı. Cariyelerin akıbeti de müzisyenler gibi oldu, hepsini kovmasa da saraydaki cariye sayısını bir hayli azaltmıştı. Gariptir ki padişah saraydaki kadınları görmeye bile tahammül edemiyordu. Bu nedenle yürürken ses çıkarması için ayakkabılarının altına demir ökçeler taktırmıştı. Saraydaki görevli kadınlar ve cariyeler bu ayak seslerini duydukları anda bir an evvel saklanmak ve padişaha gözükmemek zorundaydı. Üstelik sultanın kadınlara olan sevgisizliği sadece saraydakilerle sınırlı kalmamıştı. III. Osman bir ferman yayınlayarak; Kadınların canlı renkler içeren kıyafetler giymesinin yasaklamış, vücudu göstermeyecek bol ve kapalı elbiseler giyilmesini, çarşı pazardan yapacakları alış veriş haricinde gezmek için dışarı çıkmamalarını ve özellikle padişahın dışarı çıktığı Cuma Selamlığında İstanbul’daki bütün kadınların sokağa çıkmasının yasak olduğunu bildirmişti.” (Devam Edecek..)
KAYNAK: https://www.instagram.com/cavitpancar/