İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun Pazar akşamı istifa karanını açıklaması, gündeme bomba gibi düştü.
Yakinen tanıdığım ve çok takdir ettiğim Süleyman Soylu, onurlu bir duruş sergiledi.
4 yıllık bakanlık sürecinde çok çalıştı, çok büyük işlere imza attı.
VATAN dedi, BAYRAK dedi, MİLLET dedi, görevini layıkıyla ve onurla yaptı.
İstifa hamlesiyle siyasette onurlu olmayı ve gerektiğinde istifa etmeyi de tüm siyaset sahnesine hatırlatmış oldu.
Ancak siyasi sorumluluğu, onurlu duruşu, istifasını kabul ettirmedi.
Sayın Cumhurbaşkanı, Süleyman Soylu’nun çalışmalarının hakkını verdi, ne şerefsiz PKK’yı ne de hain güç odaklarını sevindirmedi.
Tabi ki bu süreçte, Sayın Devlet Bahçeli’nin ve MHP’nin duruşunun da hakkını vermek lazım.
Nitekim ertesi gün Süleyman Soylu, Sayın Bahçeli’yi arayarak, teşekkürlerini iletti.
Bu gelişmelerden sonra Türkiye’de şu sonuç doğdu;
Bu millet çalışanın hakkını veriyor ve arkasında durmasını biliyor.
AK Parti iktidara geldiğinden beri ilk defa, bir bakanın yanında hem partilisi hem partisizler yer aldı.
Bu Türk siyasetine çok önemli bir mesajdı… ve mesaj netti;
gümbür gümbür gelenin önünde kimse duramaz…
Evet, Süleyman Soylu zaten önemli bir siyasi aktördü, ama bu süreçte kat kat artırdı ve sadakatinden bağlılığından emin olan Sayın Cumhurbaşkanı da, Süleyman Soylu’nun hakkını verdi.
Yolun açık olsun ONURLU ve SOYLU adam.