Daha önce kaleme almıştım… Yaşarken kıymetini bilmek gerekir bazı şeylerin, annenin, babanın, kardeşin, eşin, dostun, arkadaşının o gittikten sonra bir anlamı yoktur aslında hiçbir şeyin. Hatta evimizde, bahçemizde beslediğimiz can yoldaşlarımızın… Üç günlük dünya deriz hep, kimsenin kalbini kırmayacaksın, kimsenin ahını almayacaksın… Ahiliğin kuralıdır mesela ‘Eline, Beline, Diline’ sahip olacaksın.
***
İşimiz gereği bu kentin sokaklarında haber peşinde koşturuyoruz, Bakan, Milletvekili, İl Başkanı, Sendika Başkanı, STK Başkanları ve Asayiş haberlerini takip ediyoruz… Özellikle asayiş haberlerinde içim hep buruk olur, yıllar önce bir cinayet haberine gittiğimde elimdeki telsizle polis numarası yapmış, maktul ile cinayeti işleyenin fotoğrafını, düğün albümünden almışlığım vardır. Geçenlerde bir haber okudum, içim burkuldu, daha 22 yaşında hiç nedenle tartıştığı arkadaşı tarafından silahla vurulmuş ve hayatını kaybetmiş… Düşüne biliyor musunuz? Daha 22 yaşında hayatının baharında kara toprakla buluşuyor… Dedim ya Asayiş haberlerinde hep içim burkulur…
***
Yaşlanıyorum herhalde, geçtiğimiz günlerde çok değer verdiğim bir ağabeyimin annesine araba çarptı ve ağır yarlı olarak hastaneye kaldırıldı, tam 25 gün yaşam savaşı verdi. Geçtiğimiz gün Hakkın rahmetine kavuştu… Oysa ben dua ediyordum inşallah kurtulur diye… Bir iki güne bir arıyor soruyordum durumunu. Gözü yaşlı gittim cenaze törenine… Ağabeyimin ruh halini anlayabiliyordum çünkü benim de o yaşlarda bir annem var… Hayırsız bir evlat değilim ama annemi ihmal ettiğim bir gerçek… Belki de bu zamana kadar hep hovarda yaşadığım içindir, sahiplenme, yuva kurma gibi ailesel kavramları tam olarak içimde yaşayamadığım için de, o güven duygusunu kendime kabullendiremediğim için de olabilir… Kafam karışık aslında…
***
Arkadaşlığa ve dostluğa önem veririm… Benim için kutsaldır… Gri rengim yoktur benim… Ya siyah ya beyaz… Sevdim mi severim, sevmedim mi sevmem… Sahte gülücükler, sahte sohbetler yapmam uzak kalırım… Kendisini tanımaktan mutlu olduğum bir ağabeyim var Adana gece âleminin en eski isimlerinden. Bu arada benim gece âlemi hakkında fazla bilgim yoktur, ben sorarım, o bana sabırla cevap verir. Geçtiğimiz gün rahatsızlandı aniden, ulaşmaya çalışıyorum, ulaşamıyorum, çevreden aldığım bilgiler ise, beni tatmin etmiyor, aklıma kız kardeşi geliyor Berna, dünya tatlısı, o ne yapıyor, kim bakıyor şimdi aklımda deli sorular çünkü abisi olmadan yapamaz Berna… Kalp damarı tıkanmış ağabeyimin, stent takılmış, ciğerde ise leke var. Allah sağlık versin, hastane koridorlarını arşınlayacak ağabeyim ve yanında Berna…
***
Dedim ya yaşarken bilmek bazı şeylerin kıymetini… Mezarlıkların girişinde yazar ‘Her canlı ölümü tadacaktır’ bizim ölümden korktuğumuz yok, hoş geldi sefa eyledi ama her zamansız ölüm insanın canını acıtır… Hadi merhum Ahmet Kaya’nın dizeleriyle bitirelim yazımızı;
“Ölüm her aklına geldiğinde ah edip vah edip inleme
Bu halinde Tanrı’yı incitmiş olacaksın
Ecel kapını çaldığı zaman evi telaşa verme
O geldiği zaman sen gitmiş olacaksın