Adana Demirspor son yıllarda sürekli olarak süper ligin kapısından döndü. Takım çok fırtınalı sezonlar geçiriyor, sezon içlerinde kırılmalar yaşıyordu. Geçtiğimiz sezon sonunda Ankara’da ki play-off finalindeki penaltılardan süper lige çıkamayışta yine kaç sezondur izlenen filmin tekrarı gibiydi.
Bu sezonda yine parola şampiyonluktu ancak teknik direktör seçimleri ve yapılan transferlerin gel gitleri sezon içindeki oyuna da yansıyınca yeni açılan stadyumda oynanan Altay maçında alınan mağlubiyet sonrası Başkan Murat Sancak ve Yönetim in aldığı karar ile takımın başına tecrübeli Teknik Direktör Samet Aybaba geldi.
Bu süreçte takım ilk ikiden oldukça uzaklaşmış futbolcuların mental olarak ta düşüşte olmalarından
dolayı belki de elde kalan tek hedef olan play-off’a bile gidemememe durumu söz konusuydu.
Ümraniye maçını lisansı yetişmediği için tribünden izleyen Samet Hoca sonrasında maç maç giderek
takımdaki havayı bir anda değiştirdi. Bu süreçte zaten kaliteleri tartışmasız olan futbolculara maç
kazanma alışkanlığı edinildi. Maçlar kazanıldıkça ve ilk ikideki takımlar puan kaybettikçe özgüvenler
yerine geldi Samet Hoca öncelikli olarak doğru takım savunmasını ve nasıl hızlı hücuma çıkılması
gerektiği konusunda takıma önemli aşamalar kaydettirdi. İlk 11 de başlayan da sonradan oyuna
girende daima hazır hale geldi. Bunun yanında bazı oyuncularla da yollar ayrıldı bu süreçte radikal
kararlarda alındı.
Ve gelinen noktada Altınordu maçı sonrası ikinciliğe yerleşen takım Giresun galibiyetiyle de yerini
korudu. Sezonun bitimine dört hafta kala geçen yıl yapılan hatalarda yapılmadı hemen şampiyonluk
havasına girilmedi. Özellikle Samet Hocanın son haftalarda ki maç sonu açıklamalarını da taktir
etmemek mümkün değil bunun yanında Başkan Murat Sancak’ın da sosyal medya dan taraftarı daha
kalan maçlar olduğu ve konusun da uyarması da son derece önemliydi. Evet dikkat ederseniz yazım
da Giresun maçın da ki mükemmele yakın takım savunmasının detaylarına, hızlı hücumlarda ki
başarıya, gollerin güzelliğine Ezeh’in ilk yarıda yaptığı harika işlere bile değinmedim çünkü bu
saatten sonra kalan maçlarda iyi oyun kötü oyun galibiyetin yanında teferruat olarak kalıyor.
Ama şu bir gerçek ki takımda ki inanmışlık, mücadele, birlikte hareket etme, şampiyonluk havası, ve
coşku da aslında her şeyden daha nemli hale geliyor. Son olarak şunu söylemek isterim tamda bu
durma uygun önemli bir sözümüz var ne demişler “iş bilenin kılıç kuşananın”.