Cesur Yürek; (İngilizce: Braveheart) Mel Gibson'in yönettiği ve başrolünü oynadığı tarihi, yarı kurgusal bir film. William Wallace'ın hayatının anlatıldığı bu film, Türkiye’de yıllarca gösterilerek bir rekora imza atmıştır. 1996 yılında 10 dalda Oscar'a aday olan yapım, yönetim, görüntü yönetimi, efekt, makyaj ve en iyi film dallarında ödüle layık görülmüştü.
Yine araştırmacı ruhum devreye girdi ve filmin senaryosundan biraz uzaklaşarak, gerçekte neler yaşanmış bir göz atalım istedim. Film arşivimde en başlarda duran ve izlemekten sıkılmadığım bu filmde aslında neler olmuş? Tarih kitaplarından, hakkında çekilmiş belgesellerden, biraz da internetten sizler için araştırdım. Bakalım arşivlerde daha neler varmış? Buyurunuz...
***
Ben William Wallace…
“İngiltere’ye geri dönün ve onlara deyin ki; İskoçya’nın kızları ve çocukları artık sizin değil! Onlara İskoçya’nın özgür olduğunu söyleyin…”
Takvimler 11 Eylül 1297’yi gösterirken, 2 bin 300 gönüllüden oluşan derme çatma ordusunun başında bulunan William Wallace, karşısındaki zırhlı ve iyi donanımlı 10 bin kişilik İngiliz ordusuna böyle seslenmişti. Tarihe Stirling Köprüsü Muhaberesi olarak geçen bu savaşta, Wallace’ın yenilmez denilen İngiliz birliklerine karşı kazandığı zafer, İskoç halkının korkularını giderdiği gibi bağımsızlık için umutların yeşermesini sağlamıştı. Böylece İngiliz baskısı altında ezilen İskoçya’nın en çok ihtiyaç duyduğu anda yeni bir kahraman doğmuştu; William Wallace…
DİN ADAMLIĞINDAN EĞİTİMLİ ASKERE…
Doğum tarihi ve doğum yeri konusunda bazı tartışmalar olmasına rağmen, genel olarak 1270-1272 yıllarında İskoçya’nın Renfrewshire bölgesi yakınlarında bulunan Elderslie’de doğduğu kabul edilmektedir. Küçük bir İskoç soylusunun ikinci oğlu olan Wallace, aslında bir din adamı olarak yetiştiriliyordu. Ancak 1291 yılında bir çatışmada babası ve ağabeyi İngilizler tarafından öldürülünce, bundan sonraki eğitimine amcasının yanında bir asker olarak devam etti. Elbette genç Wallace, İngilizlere karşı intikam, nefret ve özgürlük ateşiyle yanıp tutuşmaya başlamıştı. Aslında 843 yılından beri Büyük Britanya’nın kuzeyinde bağımsız bir devlet olan İskoçya Krallığı, 1272 yılında lakabı Uzun Bacaklı Edward olan I. Edward’ın İngiltere tahtına oturmasından sonra, yoğun olarak İngiltere’nin baskısı altında kalmaya başlamıştı. Edward, en sonunda 1290 yılında İskoçya Krallığındaki boşluktan da yararlanarak yönetime el koydu ve 1296 yılındaysa tamamen işgal etti.
TARİH SAHNESİNE ÇIKMASI 1291 YILINA RASTLAR
İngilizlere karşı ilk vukuatı kasaba muhafızının oğluna karşı oldu. İngiliz komutanının oğlu, William’ın kıyafetleriyle dalga geçip onu aşağılamış ve bıçağını zorla almaya çalışmıştı. İkili arasında çıkan kavgada William Wallace, İngiliz komutanının oğlunu öldürdü. O artık İngilizler tarafından yakalandığı yerde idam edilecek olan asi bir kaçaktı. Ancak saklandığı yerlerde de bela onun peşini bırakmadı. Kaçak hayatı yaşadığı günlerde nehirde balık tutarken tuttuğu balıkları elinden almaya çalışan dört İngiliz askerinden ikisini öldürdü. Diğer iki askerse kaçarak canını zor kurtardı. William Wallace, 2 metrelik devasa boyu ve güçlü yapısı nedeniyle aslında hiç de kafa tutulabilecek bir adam değildi.
***
ONA ULAŞMAK İÇİN KARISINI İDAM ETTİLER!
İşgal altında olan topraklarda İngilizleri bu şekilde katletmesiyle namı kulaktan kulağa anlatılır oldu. Ünü büyüdükçe de ona katılmalar başladı. İsyancı birlikleriyle ormanlarda saklanıyor, İngiliz askerlerine karşı pusular kuruyor, bu baskınlardan ganimet, at, silah ve para elde ediyordu. Yani William Wallace, kendi küçük birliğiyle bir nevi İngilizlere karşı eşkıyalık yapıyordu. 1297 yılına gelindiğinde ise William Wallace için dönüm noktası olacak bir olay yaşandı. Wallace’u ele geçiremeyen İngilizler, ona ulaşmak için karısı Marion Bardifute’yi yakalayarak idam ettiler. William Wallace karısının öcünü almak için Lonark Kasabasını basarak kasabadaki tüm İngiliz askerlerini ve İngiliz Komutan William Hesserlink’i öldürdü. Ardından da London He yakınlarında üzerine gönderilen İngiliz birliklerini yok etti. William Wallace artık bir eşkıyadan öte tüm İskoçya’da tanınan, özgürlük ateşinin sembol ismi olmuştu. (Devam Edecek..)
KAYNAK: https://www.instagram.com/cavitpancar/