Sen şimdi utanıyorsun ya Türkiyem; utanma.
Evindeki tek yorganı sırtına vurup, bastonuna dayanarak gelip, kendisi gibi depremzedelere bağışlayan bacım, niye utansın?
Enkazdan çıkan amcaya botlarını verip, ayağı yalınken "Sen beni düşünme, ben başımın çaresine bakarım" diyen itfaiye eri niye utansın?
Elbistan'da karlar içerisindeki bir kuru sandalyede oturup "Biz iyiyiz, siz zordakilere bakın, başkasını kurtarın" diyen depremzede, Kars'ın Karahan köyünde ineğini satıp parasını deprem bölgesine gönderen Sarıgül Nine niye utansın?
"Kaç gün oldu, daha bir yetkili görmedik" diyen depremzede mi utanacak?
Kumbarasından çıkan 28 lirayı depremzedelere gönderen Karabük'lü Muhammed Ali, oyuncağının boynuna 100 lira yapıştıran Cansu, en sevdiği montunu depremzedelere gönderen Kerem neden utansın?
50 koli bağışta bulunan karton toplayıcıları, şehidinin giyemediği çorapları bağışlayan anne niye utansın?
Enkaz altında 50 saat muhabbet kuşunu canlı tutan 13 yaşındaki çocuk "Önce kedimi kurtarın" diyen tıp öğrencisi niye utansın?
Bölgede koşup giden, hiç tanımadığı insanlar için canını hiçe sayıp enkaza giren maden işçisi neden utansın?
Yıkılmak üzere olan binaya girip, yürüme engelli teyzeyi kucaklayıp enkazdan çıkaran Türk askeri neden utansın?
Enkaz altından sadece başı görünen çocuğa, şişe kapağıyla kuş besler gibi su içiren, kurtardığı bebeği "Oyy babam" diye bağrına basan kurtarma gönüllüsü hangi sebeple utansın?
Deprem bölgesine gidebilmek için, gözyaşları içinde hava alanı'nı dolduran sıradan vatandaş "Benden önce utanacak çok kişi var" demesin de o mu utansın?
Utanıyorsa yağmacılar utansın, enkaza giren hırsızlar, fırsatçılar, o yıkılan binaları dikenler, enkazdan çıkan çocukları kaçıranlar utansın.
Ki, onlar utanacak olsalar, bu insanlık dışı işleri yapmazlardı zaten.
Bu kötülerden Dünya'nın tüm ülkelerinde yeteri kadar var, bizdeki gibi.
Ama hiç bir ülkede, buradaki iyileri bulamazsınız.
Zaman zaman biz de "İnsanlık ölmüş" diyoruz ya..
Demeyelim.
Kötülerin vebalini, iyilere yüklemeyelim.
Coğrafya kaderinse; iyilerin de senin en büyük şansın.
Kendisi yardıma muhtaçken, başkalarına yardım eden insanlar sende var.
Yaptığı yardımın küçüklüğünden utanarak "Çocuğumun kumbarasından çıkan" diye anons eden onurlu insanlar daha bitmedi senin toplumunda.
Onun için sakın sen utanma.
Bırak;Dünya'nın yüreğinin bize sızladığı şu günlerde, fırsattan istifade daha da zenginleşmeye çalışan yüreği taşlaşmış fırsatçılar utansın.
Şubat ayı "en kısa aydı" sözüm ona.
Bize tarihimizin en uzun acısını yaşattı.
Bırak takvimler utansın.
Sen utanma.
Yorum yazarak 5 Ocak Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan 5 Ocak Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler 5 Ocak Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı 5 Ocak Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak 5 Ocak Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan 5 Ocak Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler 5 Ocak Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı 5 Ocak Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.