Beka sorunu…

18/02/2019 13:17 6863

İtmek, ötekileştirmek, beka sorunudur.

Seçime doğru yol alıyor ülkemiz. Yapılacak seçim, ‘Yerel seçim’ ve belediye başkanlarımızı, belediye meclislerimizi, muhtarlarımızı seçeceğiz.

Ne için seçeceğiz?

Bizim vergilerimizle oluşan kaynaklarla, yaşadığımız yörelerde, hepimizin nitelikli bir yaşam ortamına kavuşmamız adına, hizmet etsinler diye.

Adaylar açıklandı ve kampanya hazırlıkları hızla sürüyor. Hepimiz merak ediyoruz, başkan adayları yaşadığımız yörede mevcut sorunları hangi projelerle aşacaklar. Yaşadığımız kentin, bir cazibe merkezi olabilmesi adına, hangi projeleri hazırladılar. Önümüzde zaman var ve heyecanla bekliyoruz.

Söylemlerdeki iticilik…

Siyasetçilerin insanları etkileyip oy avcılığı yapmak için taktikleri var. Din istismarcılığı ile oy avcılığını seçimlerde gördük ve kısmen de olsa görmeye devam ediyoruz. Bir başka taktikte, daha iyi görünür olmak için güçlü ötekiler oluşturmak var. İşte bu sistem, siyasete uyarlanıp, ötekileştirmek adına söylemler, insanların beynine kazımaya çalışılıyor. Yani propaganda yapılıyor. Bakın televizyonlarda yandaş medyalar var ve yandaş oldukları siyasetin istediği söylemi, bıkmadan usanmadan, haber ve yorum programlarında, papağan gibi söylüyorlar.

Değişik söylemler var. En çok ülkenin özgür seçmenlerine, yok şu partili veya bu partili denmesi çok garibime gidiyor. Oysa seçmen olan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının, her seçimde farklı partilere oy verebileceği ve onun demokratik özgürlüğü olduğunu bildikleri halde, insanları kamplaştırma adına, bu söylemler devam ediyor.

Merak ettim ve siyasi partilerimizin kayıtlı üye sayılarını internetten araştırdım.

T.C.YARGITAY BAŞSAVCILIĞI tarafından 2018 verilerine göre üyesi olan siyasi partilerin durumu, bakın nasıl çıktı.

AKP’ 9 milyon 949 bin 45, CHP 1 milyon 217 bin 640, DEMOKRAT PARTİ 713.055,MHP 484 bin 574,SAADET PARTİSİ 225.364, DSP 86 bin 391, GENÇ PARTİ 55 bin 929, İYİ PARTİ 51 bin 64,HDP 37 bin 551.BÜYÜK BİRLİK PARTİSİ 26 bin 327, DEMOKRATİK BÖLGELER PARTİSİ 24 bin 474, VATAN PARTİSİ 22 bin 647,BAĞIMSIZ TÜRKİYE PARTİSİ 5 bin 551, TÜRKİYE KOMİNİST PARTİSİ 2 bin 183, ANAVATAN 321, DOĞRUYOL 174.

Toplamda 12.902.290 kişi aktif siyaset üyesi görünüyor. Bence bunların birçoğu, üyeliklerinin artık çok farkında bile değiller. YSK açıklamasına göre, 14 Mayıs 2018 itibarıyla yurt içinde 56 milyon 342 bin 263, yurt dışında 3 milyon 49 bin 65 olmak üzere, toplam 59 milyon 391 bin 328 seçmenimiz var. Demek ki seçmenlerin 49 milyonu siyasi partilere üye olmayan seçmenlerden oluşuyor.

Hepimiz biliyoruz ki, geçtiğimiz yıllarda yapılan seçimlerde, kararsız seçmenlerin oranı çok yüksekti. Her seçimde kararsız seçmen tabir edilen bu bilinçli yurttaşlar, seçim sonuçlarına etki ederler.

Buradan bakarsak, özgür seçmenlere, yok şu partili, yok bu partili demekten vaz geçmek lazım.

Ülkemiz imparatorluk sonrası oluşan nüfus bakiyesine sahip.

Böl ve yönet taktiği işte burada da devam ediyor. Yurttaşların etnik kimliklerine göre söylemlerle, iterek, ötekileştirerek, karşıtlar oluşturup, kendine oy devşirmeye çalışan siyasetçiler var ve ülkemize ne kadar zarar verdiklerinin bilincinde değiller. Eğer bilinçli yapıyorlarsa, bence ülkenin gerçek beka sorunu budur.

Siyasetçiler yeni dönemde, ittifak arayışlarına girmeye başladılar.Üstelik bu oluşumu başlatan MHP genel başkanı Devlet Bahçeli oldu. ‘Milli ve yerli’ sloganıyla, Cumhur ittifakı genel seçimlerde kuruldu. Etki tepki yasası işledi ve karşısında ‘Millet ittifakı’ kuruldu. Şimdi biz ülkemizdesadece yerel seçimlere gidiyoruz ve ittifak arayışları, bu seçimde de devam ediyor. Yanlış bilmiyorsam, Anayasaya göre yerel seçimlerde ittifak yapılması yasal değil. Eğer bu böyleyse, Anayasaya artık kimse itibar etmiyor demektir.

Bu ittifaklarla Adana ilimize bakarsak, Ak parti, İstanbul ve Ankara gibi büyük şehirleri kazanma adına, Adana da genel seçimlerde birinci parti olmalarına rağmen, büyük şehir adaylığını, MHP’nin adayı mevcut başkan Hüseyin Sözlü ’ye bıraktı. HDP aday göstermeyince, özgür seçmenleri rencide edecek söylemler başladı. Gizli anlaşmalar var diyerek, komplo teorileri üretiliyor. Oysa her aday, seçim bölgesinde yaşayan, yedi renk özgür yurttaşımızdan, hazırladıkları projelerle, oy isteme hakkına sahipler.

Kendisinden olmayan olarak gördüğü herkesi, suçlayan bir siyaset anlayışı, bu ülkeye yarar getirir mi?

Oysa sadece yerel seçim yapılacak.

Sadece yaşadığımız şehrin belediye başkanlarını, meclis üyelerini, mahalle muhtarlarımızı seçeceğiz.

Bunun neresinde beka sorunu var?

Bir beka sorunu varsa o da, insanları kamplara bölerek, iterek, ötekileştirerek, duygularıyla oynayıp incitmek, gerçek beka sorunudur.

Ülkesini seven her yurttaşımıza sesleniyorum. Yapmayın arkadaşlar! Birlikte birbirimizi severek, dayanışarak, yaşamaya çok ihtiyacımız var.