Adana Ticaret Odası’nın Beyazevler Mahallesi’nde yaklaşık 5 bin metrekarelik bir arsası var. Yer çok değerli. Ama arsa olarak kalmasının şehre kattığı bir değer yok.
Yıllardır boş duran bir arsa.
ATO Yönetimi bir proje geliştiriyor.
Bu arsada en çok kazacak yatırımın, petrol istasyonu, sosyal donatılar, iş merkezi yapmak olacağına karar veriliyor.
Ama arsayla ilgili öncelikli kararı ATO Meclisi’nin alması gerekiyor. Bu karar sonrası yerel yönetime imar değişikliği için başvuru yapılacak.
ATO Yönetimi, başvurusunda gerekçe de sunuyor. Amacın, oda bütçesinden her yıl tahsis yapılarak öğrencilere burs veren ATOSEV’e kalıcı bir gelir sağlamak olduğu belirtiliyor.
Öneri, ATO Meclisi’nde gündeme gelir gelmez tartışma başlıyor.
Bazı meclis üyeleri öneriyi olumlu bulurken bazıları da şiddetle karşı çıkıyor. “ATO, bu arsaya öğrenci yurdu yapmalı” önerisinde bulunan da oluyor, “Türkiye’de hangi odanın petrol istasyonu var” diyen de...
Hangi ATO Meclis Üyeleri bu öneriyi savundu hangisi karşısında oldu bilmiyorum.
Gündemde bu maddeye başlar başlamaz tartışma yoğunlaşınca ATO Yönetimi teklifi geri çekiyor. Dolayısıyla öneri askıda kalıyor.
Önümüzdeki meclis toplantısında ATO Yönetimi’nin bu önerisi yeniden gündeme gelmezse, kabul görmezse Adana’nın kaybedeceği açık.
Şehrin en güzel yerindeki bu arsanın boş kalmasından kimsenin kazancı olmaz.
ATO, buraya petrol istasyonu, sosyal donatılar, iş merkezi yapıp kiraya verecek. Yönetimin önerisinde petrol istasyonu, düğün salonu işletmecisi olalım gibi bir madde yok.
Şehre değer katacak mimariyle yapılacak bu donatılardan ATO sadece kira geliri elde etmeyecek. Burada faaliyete geçecek şirketler, ATO’ya aidat ödeyecek yeni üyeler olacak. Değer, vergi ve istihdam sağlanacak.
Buradan elde edilecek gelir, daha fazla öğrencinin burs almasını sağlayacak.
ATO, şehre öğrenci yurdu yaptırabilir mi?
Elbette bu yönde açık olduğuna dair fizibilite olumlu çıkarsa, ATO’nun koşulları uygunsa, Meclisi karar alırsa yaptırabilir. Ama bunun yeri bu arsa asla olmamalı.
ATO’nun böyle bir talebi olduğunda şehirde yer alan üniversiteler, yurt inşası için daha uygun arazileri tahsis edebilir. Hatta bu hizmete kamu, hazine arazileri arasından uygun bir arsa mutlaka tahsis eder.
“Türkiye’de hangi odanın petrol istasyonu var?” diyerek konuyu farklı mecralara çekmek de doğru değil. Birçok konuda ilk olmanın Adana’ya yakıştığını söyleyebilirim.
Ayrıca önemli üç tespitimi de aktarayım:
“Petrol istasyonu o bölgenin dokusuna uymaz” diyenler için bir anımı paylaşmalıyım. AB’nin başkentinde yani Brüksel’de parlamento binasına çok yakın bir apartmanın alt katı petrol istasyonuydu. Çok şaşırmış, bize “iş güvenliği, çevre” diyenlerin buna nasıl izin verdiklerini sorgulamıştım. Aldığım yanıt, “Güvenlik standartlarını yerine getiriyorsa, ihtiyaç varsa apartmanın altında olmasının sakıncası yok” olmuştu.
Odalar sadece aidat gelirleriyle hizmet vermemeli. Akılcı yatırımlarla gelirlerini artırmalı, artırdıkları gelirleriyle üyelerinin ihracatına, eğitimine, işlerinin geliştirilmesine katkı sağlamalı.
Odalara zorunlu üyeliğin kaldırılması konuşuluyor. Eğer böyle bir mevzuat değişikliğine gidilirse odalar üye bulmakta dolayısıyla gelir elde etmekte çok zorlanacak. Yani aidat dışında gelirlerini oluşturmuş odalar ayakta kalacak, diğerleri hizmet veremez hale gelebilecek. Ben Adana odalarının imkan varken gelir getirecek projelerini bir an önce hayata geçirmeleri taraftarıyım. Keşke, ATO Meclisi’nde ‘Petrol istasyonu olsun ya da olmasın tartışması yerine petrol istasyonundan daha fazla gelir getirecek, daha fazla katma değer elde edilebilecek alternatif projeler konuşulsaydı. Bu daha akılcı olurdu.
Adana’da hizmet üretme çabasında olanların morali, ayakları sağlam basmayan öneriler sunanlarca bozulmamalı.