Bizim patronun çok güzel bir lafı vardır: “İşimiz Gücümüz Adana” diye. Bunu da her yerde söyler ve kullanır. Onun öyle olunca, bizim de o şekilde olmaya başlıyor. Geçen yazımda sizlere Adana’nın nehrinden bahsetmiştim. Tabi her zaman dediğim gibi Adana’nın sorunu asla bitmez. Artık ne zaman sesimizi duymaya başlarlar, o zaman bu Adana eskisi gibi yaşanılır hale gelir.
Adana’da birçok köprü vardır, ama aralarında en güzel manzaraya sahip olan tek köprü “Sinanpaşa Asma Köprüsü...” Gerçekten görülmeye değerdir. Özellikle de gün batımında ve gece gittiğinizde, eşsiz bir görüntüyü ortaya koyar sizlere. Önceleri herkes fotoğraf çekilmek için orada sıraya girerdi. Ama o sıradan size fırsat kalmazdı. Seyhan Nehri üzerinde, 1669 metre uzunluğuna sahip eşsiz bir güzellikte olan bu köprü artık içler acısı halde. Artık o tarafa gittiğinizde bir an önce oradan çıkmak istiyorsunuz. Ya da oradan yürümemek için yolunuzu uzatıyorsunuz. Artık geçilecek bir yol değil. Adana’nın nerede alkol,yasaklı maddeler ve daha farklı şeyler kullanan insanları varsa o köprünün başında ya da sonunda geçerken kendinizi tehlike altında hissediyorsunuz. Asla o manzaranın tadını çıkartarak gezemiyorsunuz. Çünkü güvenlik yok. Geçenlerde bir arkadaşım başına gelen bir olayı anlattı. Sizlerle onu paylaşmak istiyorum:
“Annemle birlikte çarşı tarafına dolaşmaya çıkacaktık ve dedim ki o taraf kısa yol ve güzel, o yoldan gitmek istedim. Annem biraz istemese de beni kırmamak için eli yüreğinde bir şekilde o yoldan çarşı tarafına doğru yola çıktık. Ama annem huzursuz olduğu için hızlı hızlı gitmeye çalışıyordu. Bende çıkıştım anneme. Biraz buranın keyfini sürmek istediğim için, ama aslında annem haklıymış bir tane adam sabah saatleri olmasına rağmen yasaklı madde kullanmış. Ayakta artık duramıyordu ve bizi takip etmeye başladı. Sonrasında bize seslenip bizden para istedi. Gözümüz güvenlik aradı ama asla yoktu. Kimse de olmayınca korkmaya başladık ve hızlandık. Aslında annem hep derdi: “bu köprü eskiden güzeldi kızım” diye. Annem haklıymış. Bu köprü gerçekten de eskiden güzelmiş ve eve giderken bir daha asla o yolu kullanmamaya karar verdim.”
Olaya bakar mısınız? Neden güvenlik namına bir şey yok. İnsanlar o köprüyü kullanmamak yerine başka yolları tercih ediyorlar. Bu kadar güzel olan bir köprü nasıl bu kadar kötü bir yer haline nasıl gelebiliyor? Gerçekten anlamak çok zor. Oradan geçen insanların başlarına bir şey gelse bunun hesabını kim verecek. Güvenlik koymak zor mu? Geçen yazımda da söylediğim gibi Adana’yı güzelleştirmek için uğraşalım. Daha değerli olsun diye çabalayalım. Kötüye gitsin diye değil. Belediye başkanlarımıza sesleniyorum: “Koltuk sevdası peşinde biraz az koşun da şu güzel Adana’mız için birlik olup bir şeyler yapmaya çalışalım. Herkes elini taşın altına biraz olsun koyarsa Adana’da olan bu eksikleri görüp tamamlayabiliriz en azından.”
Yorum yazarak 5 Ocak Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan 5 Ocak Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler 5 Ocak Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı 5 Ocak Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak 5 Ocak Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan 5 Ocak Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler 5 Ocak Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı 5 Ocak Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.