“Ne Seyhan’mış demeden geçemeyeceğim.”

Bir insanın dahi giremeyeceği dar sokaklar, eski yapı evler, çok çocuklu ailelerin yaşadığı Adana’nın güney mahalleleri,

Gözü yaşlı insanlar, çıplak ayakla sokakta oynayan çocuklar, kapılarının önünde oturan teyzelerin meraklı bakışı, işsizlikle yakınan gençlerimiz.

Genelde bu manzaralarla karşılaşırız, Adana'nın güneyinde, yani Seyhan İlçesi’nde.

Örneklersek, aslında Kuzey Adana inşa edilmeden önce hepimiz güneyin çocuğuyduk. Yani 50 yaş üstü hemcinslerimin hemen hemen hepsinin güney mahallelerinde anıları vardır. Hani deriz ya ben Kiremithane’nin çocuğuyum, ben Yavuzlar’ın çocuğuyum. Ben Şakir Paşa’nın çocuğuyum ben Döşeme’nin, en İstiklalin, ben Yüreğir’in, ben Seyhan'ın vs.

Demek ki Güney Adana hepimizin.

Geleceğim nokta Seyhan Belediye Başkanı Akif Kemal Akay. CHP değişiminden sonra her ne hikmetse, Seyhan ilçesinde ne varsa bilemem, CHP’li birçok kişi Seyhan ilçesi için belediye başkanlığına oynuyor.

Ne Seyhan’mış demeden geçemeyeceğim.

Ama Seyhan’da hesaba katamadıkları bir şey var. Dersine iyi çalışmış, kendisini başkanlık yaptığı ilçeye adamış ve gece gündüz demeden çalışan bir Belediye Başkanı Akif Kemal Akay var.

Ben buraya yaptığı hizmetleri yazmıyorum, Seyhan Belediyesi’nin web sitesine girerseniz görürsünüz yapılan hizmetleri.

Yıllarca CHP sosyal belediyecilikten bahsetti. Alın size sosyal belediyecilik. Aday adayları ellerini vicdanlarına koysunlar ve öyle karar versinler. Seyhan’ı yönetmek o kadar da kolay meziyet değil. Öncelikle Akif Kemal Akay’ın yaptığı hizmetleri gelsinler görsünler ondan sonra karar versinler. Demem o ki Seyhan da aday adayı olmak çok kolay, aday olmak çok çok zor. Yani değişimin adayları belirlerken çok emin adımlar atması gerekiyor. ‘’Dimyata pirince giderken eldeki bulgurdan olmasınlar.’’

İnsan bir kendine yapılan kötülüğü, bir de kendi yaptığı iyiliği unutmaz.